DOĞA VE HALK DÜŞMANLIĞINA SON!
TMMOB Makina Mühendisleri Odası Başkanı Yunus Yener, “Doğa ve Halk Düşmanlığına Son! Akbelen’deki Kuşatma Kaldırılsın, Orman Katliamı ve Halka Yapılan Zulüm Durdurulsun!” başlıklı bir basın açıklaması yaptı.
Doğa ve Halk Düşmanlığına Son! Akbelen’deki Kuşatma Kaldırılsın, Orman Katliamı ve Halka Yapılan Zulüm Durdurulsun!
Muğla İkizköy`de bulunan kömür madeni sahasının genişletilmesi çalışmaları kapsamında yönelik 740 dönümlük Akbelen Ormanı’ndaki ağaçlar, Yeniköy ve Kemerköy termik santrallarını işleten Limak Holding-İÇTAŞ ortaklığındaki YK Enerji tarafından defalarca kesilmek istenmiş, köylüler ise orman katliamını önlemek için nöbete başlamışlardı. Doğayı, ormanı, yaşam alanlarını savunmak için iki yıldır nöbet tutarak direnen İkizköylüler ile Karacahisar ve Çamköylüler başta olmak üzere yöre halkına biber gazı, tazyikli su, cop ve Tomalarla yapılan jandarma ve polis zulmü ile Akbelen Ormanı’nın yok edilmesi aralıksız şekilde sürüyor. Ormanlarımıza, yaşam alanlarımıza ve halkımıza yönelik bu saldırıları kınıyoruz!
Termik santraller için açılan kömür madenleri nedeniyle bölgede 12 yerleşim alanı ortadan kaldırılmış ve maden ruhsatı verilen alanlarda artık ürün ekilemez, ağaç dikilemez, arıcılık yapılamaz, hayvan beslenemez hale gelinmiştir. Bu “madencilik” anlayışı, tam bir doğa sömürüsü ve halk düşmanlığıdır.
Muğla’daki özelleştirilmiş linyit yakıtlı üç eski kamu santralının yeni sahipleri olan şirketler yıllardır karbon salımları ve açık maden işletmeciliği ile çevreye verdikleri zararı gizlemek ve rant kârlarını katlayarak sürdürmek için, kömüre dayalı elektrik üretimine gerçek bir alternatif olan yenilenebilir enerji kullanımına karşı bilim dışı iddialar ileri sürüyorlar.
Oysa, temel çalışma alanlarından biri olan enerji ve elektrik enerjisi üzerine Odamız ve Elektrik Mühendisleri Odamızın Enerji Çalışma Grup ve Komisyonları tarafından birlikte hazırlanıp geçen yıl açıklanan “Yeniköy, Kemerköy ve Yatağan Termik Termik Santrallarının Ülke Geneli ve Ege Bölgesi Açısından Elektrik Üretimdeki ve Enterkonnekte Sistem İçindeki Yerleri” başlıklı raporun sonuç bölümünde gerçekler şöyle ifade edilmiştir:
“Ülkemizde elektrik üretim ve iletim alt yapısı güçlüdür. Kurulu kapasite anlık azami ihtiyacı rahatlıkla karşılayabilecek düzeydedir. Santralların yıllık üretim kapasiteleri de gerçekleşen yıllık tüketimin çok üzerindedir. Ege Bölgesinde de, ülkemize benzer olarak arz (üretim) kapasitesi, gerçekleşen talepten (tüketim) fazladır.” Yine aynı raporda; “Bu çalışmada yer alan bilgi ve veriler, Muğla’da bulunan Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy Termik Santrallarının elektrik üretimini durdurmaları veya sona erdirmeleri halinde, durumun, gerek yıllık toplam tüketim, gerek anlık ihtiyaç (puant talep) ve gerekse elektrik şebekesi sisteminin işlerliği açısından, Muğla İlini, Ege Bölgesini ve Türkiye enterkonnekte sistemini olumsuz etkilemeyeceğine işaret etmektedir” denilmiştir (https://www.mmo.org.tr/merkez/basin-aciklamasi/emo-ve-mmo-mugladaki-linyit-yakitli-santrallarin-uretimlerini-durdurmalari). Gerçek budur.
Diğer yandan ülkemizde hakim olan rant politikalarının çevre tahribatını had safhaya ulaştırdığı, onun sonucu olan iklim değişikliklerinin doğal çevreyi, doğal yaşamı, tarımsal üretimi, tüm toplumsal yaşamı ve ekolojik geleceğimizi tehdit edici boyutlara ulaştığı başka bir gerçekliktir. Akbelen’den Kaz Dağları’na, Cerattepe’ye kadar ülke genelindeki halk direnişleri bu nedenledir. Kamu yararı ve kamusal denetimin sermaye güçleri lehine tasfiye edilmesi doğa katliamına, halkın geleneksel üretim ve yaşamının yok edilmesine ve ekolojik dengeyi sağlayan diğer canlı türlerinin yok edilmesine yol açmaktadır. Bu tahribatı durdurmak için doğal bir tekel olan enerji üretimi ve dağıtımı ile halkın ortak değerleri olan madenler kamulaştırılmalıdır.
Sanayi, enerji, maden, tarım, sulama ve diğer alanlara yönelik politikalar ile çevre politikası bir bütünlük içinde ele alınmadan doğayı ve insanı bir bütün olarak gözeten bir ekolojiye ulaşılamaz. Odamız bu çerçevede ve kamusal sorumlulukla sanayi, enerji, çevre konulu kongre, sempozyum, rapor vb. etkinlikler aracılığıyla toplumsal bilinçlenmeye katkı koymayı sürdürecek, doğal çevrelerinin ve üretim alanlarının talan ve tahribatına direnen halkın yanında olacaktır.
Yunus Yener
TMMOB Makina Mühendisleri Odası Başkanı